Anaokulunda sosyalleşme
Ana rahminde başlayan sosyalleşme doğumdan sonra ailede, eğitim ve okul çağı başladığında ise yaşadığımız çevremizde gelişir.
Çocuğun aile çevresinde çok az değişiklik olduğu için kişilik özelliklerinde de az değişiklik olmaktadır. Buna rağmen çocuğun aile içinde geliştirdiği kişilik özelliklerinin çoğu kendine yerleşmektedir.
Anaokulun çağında ve sonraki yıllarda çocuğun değişen çevresi, okul öncesi çağda yerleşen kişilik özelliklerinin özünü tamamen değiştiremez.
Ancak eğitim ile, bazı kişilik özelliklerinin güçlenmesi veya istenmeyen kişilik özelliklerinin başka özelliklere yönlendirilmesi sağlanabilir.
İki yaşındaki çocuğun kendine ve çevresine ilgisi çoğalır. Çevresinde bulunan çocuklar ile oynamaya başlar, diğer aileler ve öğretmenler ile ilişkisi yoğunlaşır. Kendisi hakkında başkalarının söylediklerini ve değerlendirmelerini anlamaya başlar. Bu şekilde çocukta benlik kavramı gelişmeye başlar. Kendisinin zayıf ve güçlü yönlerini görür ve karşılaştırır.
İnsan yavrusunun toplumun bir üyesi olması sosyalleşmedir.
Bu yüzden okul öncesi eğitim çağı birey – toplum – sosyalleşme için çok önemlidir, hatta yaşamın en önemli zaman dillimidir.
Farklı kültürlerden ve ailelerden olan çocukların bir araya geldiği anaokulumuzda kişisel özelliklerinde göz önünde tutarak ulusal ve evrensel değerlere sahip, bir birinden bağımsız, kendine güvenen, ne istediğine bilen, öğrenmeye açık meraklı ve mutlu bireyler yetiştirmek bizim için kutsal görevdir.